OMEGA-3
- sema sayharman
- 27 Tem 2018
- 2 dakikada okunur

Washington Eyalet Üniversitesi’nden araştırmacılar, Omega 3 yağ asitlerinin prostat kanser hücrelerinin yayılmasını ve büyümesini engelleyen mekanizmasını keşfetti. Bilim insanları uzun süredir omega 3 yağ asitlerinin enflammasyonu azalttığı ve anti-diyabetik etkileri olduğunu biliyor. Araştırmacılar yağ asitlerinin bağlandığı FFA4 (free fatty acid receptor 4-serbest yağ asiti reseptör 4) adı verilen bir reseptör keşfetti. Bu reseptörün kanser hücrelerini tetiklemek yerine büyümelerini ve üremelerini inhibe eden bir sinyal gibi davrandıkları ortaya çıktı. Pharmacology and Experimental Therapeutics dergisinde yayınlanan araştırmada “Bu sayede kanseri tedavi edebilir ya da önleyebiliriz. Çünkü artık nasıl çalıştığını biliyoruz,” diyor Meier. Araştırmada omega-3 ‘ün fonksiyonunu taklit eden ilaçların yağ asitlerinden daha iyi bir şekilde kanser hücrelerini baskılayabileceğini gösterdi.
Yapılan başka bir araştırmada gebelikte omega-3 takviyesinin çocuklarda astım riskini üçte bir azaltabileceği ortaya çıktı. Waterloo ve Kopenhag üniversitelerinden bilim adamlarının araştırması, gebeliğin son 3 ayında eikosapentaenoik asit (EPA) ve dokosaheksaenoik asit (DHA) içeren omega-3 yağ asitlerinden (uzun zincirli) 2,4 gram alan gebelerin çocuklarında astım riskinin yüzde 31 kadar azaldığını gösterdi. Bilim adamlarından Prof. Hans Bisgaard araştırmayla, soğuk deniz balıklarında bulunan ve bağışıklık sistemini düzenlemede önemli rol oynayan bu asitler ile antienflamatuvar özellikler arasında bağlantı bulunduğunun kesinleştiğini vurguladı.
Sonuçları ‘’New England Journal of Medicine’’ dergisinde yayımlanan araştırmanın başındaki Ken Stark da, kanındaki yağ asitleri oranının düşük olduğu tespit edilen kadınlara omega-3 takviyesi verilmesinin çocuklarda astım riskini azaltabileceği ve önleyebileceğini belirtti. Günümüzde 5 çocuktan 1’i okul çağından önce bağışıklık sistemiyle bağlantılı astım hastalığına yakalanıyor. Astım hastası çocukların oranı Batı ülkelerinde son 10 yılda iki kattan fazla arttı. Uzmanlar bu durumun gebelikte kadınların yeterince yağ asidi içeren besinler almamasından kaynaklandığını düşünüyor (Gerçek Bilim kaynağı).
Kısacası Omega-3 ;
Kalp hastalıkları riskini azalttığı kanıtlanmıştır
Depresyon tedavisinde olumlu etkiye sahiptir.
Gebelikte kullanılması durumunda bebeğin beyin ve göz gelişimine katkıda bulunur.
Daha genç bir cilt ve parlak saçlar için omega-3 tüketimi önemlidir.
Alzheimer hastalığının önlenmesine yardımcı olur.
Çocukların ve yetişkinlerin de beyin ve göz sağlığı için son derece önemlidir.
Diyabet hastalığının önlenmesinde ve yönetiminde faydalıdır.
Karaciğer sağlığında pek çok olumlu etkiye sahiptir.
Kilo verme sürecine katkı sağlar.
Omega-3 Bakımından Zengin Besinler
Özellikle soğuk sularda yaşayan uskumru, ton, somon, sardalye gibi yağlı balıklar ile gölde yaşayan alabalıklar zengin omega-3 içeriğine sahiptir . Deniz ürünlerinin tümü, kırmızı et ve tavuktan daha az düzeyde yağ ve doymuş yağ içerdikleri için sağlık için daha yararlıdır. Dolayısıyla düzenli olarak balık tüketmek kan kolesterol seviyelerini düşürmeye de yardımcı olur. Ceviz ,semizotu, keten tohumu, badem, soya filizi, kuru fasulye, soya fasulyesi, nohut yeşil yapraklı sebzeler de omega-3 için iyi bir kaynaktır.
Omega-3 içeren yiyecekleri ne sıklıkla tüketmeliyiz?
· Haftada en az 2 kez buğulama veya ızgara olarak balık yiyin.
· Her gün 10-15 adet ceviz, badem yiyin.
· Her gün 1 tabak yeşil yapraklı sebze yemeği veya salata tüketin.
· Yoğurt veya salatanızın içerisine 1 yemek kaşığı kadar keten tohumu serpin.
· Haftada en az 2 kez kurubaklagil tüketin.
Comments